Öge DEMİRKAN / VATAN HABER MERKEZİ TÜRKİYE’DE bir haftadır, “İrticayla Mücadele Eylem Planı”nda imzası bulunduğu iddia edilen Kurmay Albay Dursun Çiçek’in imzasının “sahte mi, gerçek mi olduğu” tartışılıyor. Jandarma Kriminal Laboratuvarları’nda imzalar incelendi ve savcılığa gönderildi. Ancak ortaya kesin bir sonuç çıkmadı. Bazı gazetelerde imzanın Albay’a ait olduğu öne sürüldü; Albay’ın Askeri Savcılık’a verdiği ifadenin altındaki imzanın farklı olması da “Neden imzasını değiştirdi” sorularını gündeme getirdi.  İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi, adli tıp uzmanı Doç. Dr. Nevzat Alkan ise Albay Dursun Çiçek’in imzasını yorumlayarak, şöyle dedi: “Çok basit imza, ne harf ne de yazı karakteri var. Taklit edilmeye müsait bir imza. Belge orijinal ise 13-14 kriter uygulanarak imzanın o kişiye ait olup olmadığı anlaşılıyor. Ancak belge fotokopi ise o zaman bizim uyguladığımız kriterlerin sayısı 6-7’ye iniyor. Böyle olunca fotokopi belge için hüküm vermek bilimsel olarak imkansız hale geliyor. Sadece şekilsel anlamda yorumda bulunabilir. Rapor yazılırken şekilsel anlamdaki gözlem sonucu yazıldıktan sonra ’Belge fotokopi olduğu için kanate varılamamıştır’ ifadesi kullanılır. Bu raporlarda eğer şüphelinin hareketleri değişkenlik gösteriyorsa, şüpheliyle ilgili kanaat bildirilir.” Alkan’a ’Şüpheli hareketler nelerdir?’ diye sorduğumuzda şöyle diyor: “İnsanın imzası zaman içinde değişkenlik gösterebilir. Ancak Albay’ın imzalarının farklı farklı olduğunu görüyoruz. Bir insanın imzası tektir. Albayın farklı imzalar kullanması burada şüphe uyandırıcı bir durum. Rapor hazırlanırken bu duruma dikkat çekilmesi gerekir.” Teknoloji fotokopide işe yaramıyor Doç. Alkan: “Kriminal inceleme anlamında teknoloji çok gelişti. Ama teknoloji, fotokopi belgedeki imza olunca işe yaramıyor. Gerçek, Genelkurmay kayıtlarındaki asıl imza ile karşılaştıralarak tespit edilebilir. |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder