25 Mart 2009 Çarşamba

Apo, Kesire ve MİT II. "Annem Türktür"

25.03.2009

Uweyş Öcalan

Abdullah Öcalan’ın yakalanışından ve annem Türk’tür beyanının ardından bunun doğru olup olmadığını araştıran gazeteci ve yazarlar, Osman Öcalan’la konuşmalar yapmışlardı. Osman Öcalan’ın örgüt içindeki konumunu ve lideri olduğu bölümü bizzat Abdullah Öcalan Jandarmaya verdiği ifadelerde dile getirmişti. Ferhad (kod adı) Osman Öcalan’ın Zağros bölgesinde örgütün silah ve uyuşturucu kaçakçılığı bölümlerini organize ediyordu. Abdullah Öcalan’ın anlatımıyla bölgede bizzat uyuşturucu ve silah kaçakçılığı yapılmamasını, ama bunları yapanlardan haraç toplanmasını emretmişti.

Ancak kardeşi Osman, kontrolden çıkarak bizzat bu işlerin fiilen içine girmiş, hatta bazı İran devlet yetkilileriyle ortaklaşa çalışmıştı. Abdullah Öcalan bundan sonra kardeşini sorgulama sürecine almış, örgüt ileri gelenlerinin isteğiyle ve ondan bir daha tekrarlamaması konusunda söz alarak affetmişti. Örgüt içindeki kardeşler arası çekişme de başlamış oluyordu. Abdullah Öcalan’ın yakalanmasının ardından annesinin etnik kökeniyle ilgili sorulara Osman Öcalan, Apo’nun “Annem Türk”tür söyleminin siyasi bir söylem olduğunu, babasının (Ömer Öcalan) Diyarbakır Kulp’ta doğduğunu, oradan Gaziantep Nizip’e geldiğini ve ondan sonra da şimdiki köylerine yerleştiğini söyler. Annesi içinse Suriye Kürtlerinden olduğunu, 15 yıl önce Derazor’dan Anehe’ye (Suriye) geldiklerini anlatır. Kanaatimce, Osman Öcalan’ın ağabeyi ve örgüt liderini yalanlar nitelikte konuşmasının Apo’nun verdiği ifadelerde uyuşturucu ve silah ticaretiyle örgüt lideri olarak suçlanmaması gerektiği, bunları yasakladığı yönündeki beyanları etkili olmuştur.

Diğer taraftan Osman Öcalan’da eksik bilgi vermiş olabilirdi. Nitekim nasname isimli Öcalan karşıtı Kürtçü internet sitesindeki bazı haberlere göre, 1915 yılında üçlü karar organı Enver, Talat ve Cemal Ermeniler için ferman çıkartır. Buna göre Türkiye ve diğer –sözde- Kürdistan’daki Ermeniler Derazor’da toplanacaktı. Bu Ermenilerden bir kısmı gidiş güzelgahında (Gaziantep, Şanlıurfa) kalırlar. Küçük bir kız çocuğu olan Sıti (Uweyş’in kardeşi) Mardin Derik Kızıl Köyü’nde kalır. Hamit adında bir Kürt’le evlenir ve Mahmut adında bir oğlu olur. Mahmut büyüyünce annesi Sıti ölüm döşeğindeyken onu çağırır ve başından geçenleri anlatır. O zamanlar Urfa’da Uweyş adında bir kardeşinin kaldığını ve oradan Adana’ya yerleştiğini söyler. Evet Sıti müslüman olarak ölmüştür, ancak açıkça anlaşıldığı üzere kökeni Ermenidir.

Anlaşılan o ki, Öcalan kardeşlerin ikisi de siyasi manevraların peşindedir. Abdullah Öcalan annesinin “Türklüğünden” bahsederek elinde bulunduğu Türkiye Cumhuriyeti tarafına mesaj yollarken, kardeş Öcalan annesinin Ermeni olduğunu gizleyip Suriye Kürtlerindendir diyerek savundukları ve peşlerinden sürükledikleri kitleyi - sözde-Kürt davasının sekteye uğramamasını için uğraşmıştır.
Yarın: Kesire Öcalan... resmi nüfus kayıtları, ajanlık iddiaları, ailesi.
Gölge Adam- Bütün hakları yazarına aittir.
Not: Alıntı yaparken:http://detayhaber.blogspot.com şeklinde yapılmalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

gallery

Gölge Adam